14 Şubat 2011 Pazartesi

Sivas Günlüğü


Sivas icin ilk rota her zamanki gibi önce Trabzon.o sabah yağan ve sehri kaplayan beyaz örtüyü uçaktan izlemek büyük keyifti .Ögleden sonra ise  Sivas'a indigimizde kar yagisi yoktu ama her yer bembeyazdı.Tabi bir de dondurucu soguk. Hava gunesli olsa da golgede 5-10 dakika yürüdüğümüzde bile buz kesyorduk.
Sivas sehri soguk ve kara alısmış, kar o sene az yağarsa hemen telaslanıyorlarmış.Tarladaki mahsuller kar yağmazsa ayazda donuyormus,kar örtüsü ise donmayi engelleyip mahsulu koruyormus.

Gectiğimiz yıllarda sampiyonluğa oynayan sivas'ın simdi kümede kalma mücadelesinin nedenini Bulent uygun'un takımı dağitmasına bağlıyorlar. menejerlik olayını çok önceden biliyorlarmiş ama takım iyi gidince
kimse tepki vermemiş o zamanlar.
Sivas, Sivasspor sayesinde Sivas oldu cümlesini her Sivasli’nin agzindan duyabilyorsunuz.
Mac gunu yagisin olmamasi zeminin uygun olmasi Trabzonspor’un sansıydı keza ertesi gun yagis vardi sivas'ta.



Macin daha ilk dakikasinda engin in pasinda jaja golu atinca son 4 resmi macinda galibiyet alamayan Trabzsonspor maça moralli başladı.Avniaker de hem seyirci baskısından bunalan,hem da açık alan bulamayan trabzonspor forvetleri pozisyon ustune pozisyon buldu. Engin'in daha musait Burak yerine jaja ya pas verdigi iki pozisyondan sonra ikili arasındaki diyalogu kacirdim. Gördüğüm Engin’in sekerek degisiklik isareti yaptığıydı. Dakika 43 olduğu icin Şenol hoca devam et isareti yaptı. son düdük çaldığında ise Engin sivas kulubesinden birisine formasını verdi. O an ikinci yarıya çıkmayacağını düşünerek formasını verdigini düşündüm ama bir çok arkadaş Engin'in forma çıkarmasını sert bir sekilde eleştirdi. Neyse, mac sonu burak trabzon'a donmedigi icin aralarındaki iletisimi goremedim havalimanında. Ama galibiyet sonrasi olay tatlıya bağlanmıştır diye düşünüyorum.

Göze batan oyuncularIn basInda Glowacki ve M.yumlu geliyordu. Eski gunlerini aratsa da Mehmet Yıldız'la iyi mücadele ettiler. Son idmanda hocadan direktif alırken gorup ilk onbir cıkacagini tahmin ettigimiz Piotr Brozek ise ofansif anlamda pek katkı sağlamasa da kademelerde basarılydı,yine de konuşmak icin erken.
Burak iki kopya gol atarken Colman ve ozellikle Serkan’ın yaptigi asist macin guzel hareketleriydi. Ama en iyi gol,vurus tekniği açısından Kamanan’ın  golüydü derim. Aklıma gelmişken Buca’lı Leko’nun golune de şapka çıkarmak lazım.

Sivas tribunleri Antep Kayseri Konya gibi takimlara göre daha iyi, surekli oyunun icindeler ve hakemi baskı altına almaya calısıyorlar. Bir pozisyonda Kuddusi Müftuoğlu’nun düdüğu ağzina gotürmesine rağmen tribünün etkisinde kalip çalamadığını net gördüm.

Üst üste gelen Sivas ve Manisa deplasmanları Trabzonspor için kötü gidişe dur demek için şans olabilir ,zira bu mac ayni seyirde Avniaker'de devam etse kazanmaları biraz zor olurdu sanirim.

Ertesi gün istanbul'a dönmek üzere uyandığımızda kar yağışı başlamıştı.
Bir de yuksek bir tepeye kurulu havalimanina sis çokünce uçak 4 saat rotar yapti.
Sis kalkmasa kayseri den ucmak gibi zor bir yolculuk bizi bekleyecekti neyse ki Sivas tan ucabildik. Tek iyi yani bizi cok iyi ağirlayan Havaş ekibi, Ogün Temizkanoglu ve Cengiz Toksöz’le sohbetimiz oldu.Toksöz 30 yildir Trabzonspor'u takip etse de Fenerbahçe’liymis.
Hatta Ataturk sevgisi nedeni ile üye numarasi 1881 mis kulupte. Bir yandan da istanbul'a inince Fenerbahçe’nin voleybol maçina yetişme planları yapıyordu. Ogün'le uçakta da sohbetimiz devam etti, 35 yaşında futbolu bırakan eski yıldızın aklında teknik direktörluk te varmış
Ucagımız herhangi bir espirisi bulunmayan Manchester logolu ucakti. Barca'dan sonra Manu ucagiyla! da uçmus olduk.

Bir kac kelam da Sivas mutfagından edelim. Pek bir beklentimiz yoktu ama bekledigimizden fazlasını bulduk.Mactan bir gun önce ilk durak köfteci Ahmet usta.Oldukca meşhur,sanayi bölgesinde olmasina rağmen her yerden musterisi var.Koftesi enfesti,porsiyonlar istanbul'a gore cift porsiyon.Fiyatlar gayet makul,aynı lezzeti başka yerde bulamıyor ustune 2-3 katı para oduyorsunuz normalde.
koftenin icine tuzdan baska hicbisey katmadıklarını soyledi Ahmet Usta.Etin bir cok yeri,sinirleri alınarak karıstırılıyor boylelikle terbiye oluyormus. Tıka basa yesekte bir kunefe gerceği var,hayir diyemedik tabi.En son ictigim Turk kahvesini Sivasta sadece iki yer yapıyormus.Normalde kahvenin telvesi bardagın altında olur ya,bu kahvede tam tersi. Yoğun kıvamdaki telve kalın bir tabaka halinde kahvenin üstünde ve dibe cökmüyor.telvede bosluk yaratip kahveyi ordan iciyorsunuz. Tabi bu kahvenin sirrini vermediler.


Mac gunu duragımız ise Mis Kebab. Sivas'ın en iyisi dediler. Ts'li yoneticiler ve Ligtv ekibinin de secimi burasıydı. Anadoluda boyle yerlerde yemek yedikce istanbul da yediklerimizin ne kadar tatsiz tuzsuz oldugu anliyorum. Yedigim doner simdiye kadar yedigim en iyi doner diyebilirim, kofteleri de ahmet usta'ninki kadar lezzetli.

Tatli olarak tek secenek taze havuc dilim baklava ama abartisiz antep'le yarisirlar.

Hiç yorum yok: